

Yoksa Bebeğim Otizmli mi?
Maalesef son yıllarda otizm kavramı oldukça yaygın ve ilgi çekmekte olan bir konu.. Nedenleri üzerinde yüzlerce araştırma yapılmış, alternatif birçok yol üretilmiştir. Ancak halen net ve kesin nedenleri bilinmemekle beraber %100 çözüme ulaştıracak yol bulunamamıştır. Şunu net ve kesin söyleyebilirim ki ilgi, iletişim ve özel eğitim otizmin tedavisi konusunda en etkili yöntem.
Mesleğe başladığım 1997 yılından 2013 yılı arasında ki sürece baktığımda %150 artış görmekteyim otizm teşhisinde.. 2000 li yıllarda doktorlar bile 4-5 yaşı beklerken 2010 lardan itibaren teşhis ve tanılama 2 yaşlara inmeye başladı. Önemsiz gibi görünen bir sürü ufak belirtinin yeteri kadar incelenmemesi çocuğun geleceğinde ciddi hasarlara yol açabilmekte…
Bebeğim Otizmli mi?
Bu nedenle bu yazıyı özellikle ilk 6 ay içinde bile fark edebileceğiniz otizm belirtilerini takip ederek olası sanmaları, ihmalleri yada gerçekten problemi %80 engellemenizi sağlamanız için hazırladım.
Öncesinde sizlere otizm nedir ne değildir, otizm ve reaktif bağlanma bozukluğu adı verilen sorunla karıştırılması, ne yapmanız ne yapmamanız gerektiğini anlatmaya, yol göstermeye çalışacağım. Bu bilgileri size 16 yıllık tecrübelerime, gözlemlediğim vaka örneklerine ve bilgime dayanarak sunacağım. Olabildiğince akademik dil kullanarak sizi yormamaya ve olabildiğince sade şekilde anlatarak gözleminizi keskinleştirmeye çalışacağım.
Otizm Nedir, Ne Değildir?
Otizm esasında bir iletişim bozukluğudur. Yani beynin “sen, ben, o” kısmının yeterince çalışmamasıdır. İletişim kurabildiğiniz her şeyi düşünün. Otizm de bunun tam tersi. İletişimsizlik. Patolojik olarak beynin merkezi sinir sitemi hastalığıdır. Otizm zeka geriliği değildir. Toplumumuzda ilk akla gelen “çocuğumun zekası mı geri?” Tam olarak söylenemez.. Çünkü bu bir iletişim kuramama problemi.
Nedenlerine gelince halen şundadır denebilecek bir neden bulunamadı. En çok üzerinde durulan nedenler,
- Genetik olduğu ve bazı genlerin bozularak çocuğa taşınması,
- Annenin hamileliğinde hastalık geçirmesi özellikle kızamıkçık,
- Özellikle annenin ilk 8 haftalık hamileliği sırasında bebeğin ağır metallere maruz kalması ( bulaşıcı hastalık, egsoz gazı, GDO lu ürünler, alkol, sigara gibi..)
- Çocuğa yapılan aşılarla ağır metal yüklenmesi,
Ancak kesinlikle bu nedenden kaynaklanıyor diyerek sebep göstermek zor. Ancak benim gözlemim genelde genetik etmenlerin ağır olması. Genelde genetik denince ilk akla gelen anne, baba, hala, amca da var mı yokmuyu araştırmak.. Ancak soy ağacında daha aşağılara inildiğinde farklı sonuçlar çıkabilmekte.. Size yaşadığım bir vakayı anlatmak isterim. Bir aile çocuğunun işitme engeli nedeniyle tarafımızdan konuşma eğitimi almak için başvurdu. Aile de kimse de böyle bir sorun yoktu. Bu esnada anne ikinci çocuğunu da dünyaya getirdi. O da işitme engelli oldu. Aile İstanbul’un önemli bir araştırma hastanesine başvurdu ve nedeninin takibe alınmasını istedi. İlk etapta tüm yakın aile, akraba araştırıldı. Bu sorunla ilgili bir bulguya rastlanmadı. Daha sonra memleketlerindeki bir önceki kuşağın dedesinin mezarı açılarak kemik örnekleri alındı. Bu kuşakta işitme engeli genine rastlandı.
Bebeğimiz daha doğmadan aslında bizimle iletişime geçer. Hareketleriyle, hıçkırıklarıyla, konuştuğunuzda size tepki vermesiyle kendini bize hissettirir. Otistik bebeğin anne karnında daha az tepkisel olduğu söylenmekte.. Kesin bir bulgu değil ama olası.. Bebek doğduktan sonra sesleri, ışığı, karşıdan gelen tepkileri anlamaya çalışır. Özellikle ilk 3 aydan sonra bu bakışlar ve tepkiler daha da netleşir.
Eğer;
3 – 6 ay arası bebeğiniz,
– Yüzünüze bakmıyorsa,
– Kapı, telefon sesine tepki veriyor ama ona seslendiğinizde tepki vermiyorsa,
– Sürekli huzursuz ve ağlamaları fazla ise,
– Ellerini izlemiyorsa,
– Müziksel ritimlere, ninnide susuyor ama konuşmaya başladığınızda ağlamalar tekrarlıyor ve artıyorsa,
İlk otistik belirtileri vermeye başladığını düşünülmektedir.
Diğer otizm belirtileri :
Özellikle oturma ile emekleme dönemleri arasında ( 6-12 ay içerisinde )
– Yine yüzünüze bakma tepkileri zayıfsa,
– Anne baba nerede dediğinizde anlamıyor gibi görünüyor ise,
– İsmiyle seslendiğinizde bakmıyor ama telefon, kapı çaldığında pür dikkat ise,
– Yemek konusunda ciddi sıkıntılar yaşıyorsanız ( her şeyi püre yemek istemesi ya da tek tip gıdaları yemesi farklı gıdalara aşırı tepki vermesi )
– Araba tekerliği çeviriyor ya da yuvarlak nesneleri çeviriyor, kapı açılışlarına kapanışlarına fazla odaklanıyor, özellikle tavanda köşelere açılı yerlere keskin bakışlar yapıyorsa,
– Aşırı heyecan ya da üzüntüde elleriyle kuş kanadı çırpışına benzer hareketler gösteriyorsa,
– Reklam, müzik, müzik aleti duyduğunda elindeki her şeyi bırakıp oraya fiks oluyorsa,
– Nesneleri eşyaları istediği şeyleri parmağıyla ya da gözleriyle göstermiyorsa,
– “Cee- Ee oyununa” tepkisiz ise,
– İsteklerini ağlayarak, başını yere sert vurarak, kusarak, oyuncakları nesneleri atarak davranış sorunu olarak size göstermeye çalışıyorsa,
– Attığı oyuncağın nereye düştüğünü araştırmıyorsa,
– Sarılmaktan sevilmekten huzursuz oluyorsa,
– Belli kıyafetlerde huzursuzluğu ve tepkileri artıyorsa ( yünlü kıyafet, çorap giymek, battaniye, saçına toka taktırmak istememe gibi… )
– Kalabalık mekanlarda huzursuz oluyor, ağlıyor, öfke nöbetlerine giriyorsa,
– Parmak ucunda yürüme ağırlıktaysa,
– En önemlisi de çocuğunuzla hem sizin hem de diğer kişilerin yeterince iletişime giremediğini düşünüyorsanız
Bu belirtiler ciddi sıkıntılar olabileceğinin işaretidir.
Bu bahsettiğim belirtiler “nasıl olsa geçer”, “bugün yarın bekleyeyim” gibi telkinlerle 18 aylığa kadar sürmekte. Çocuk 1.5-2 yaşına geldiğinde araştırmaya başlanmakta.. Aslında bu belirtileri çok keskin anne ya da yetişkin gözüyle 6 ay ile 12 ay arası fark edebilirsiniz.
Elbette ki fark ettikten sonraki süreç çok önemli.. Çünkü bu problemin çözülebilme şansı erken tedavi ve eğitimden geçiyor.
Özellikle 6 aylıktan takip ettiğim otizm belirtileri olan bebeğimizi doğru yönlendirme ve tedavilerle 2 yaşında normal yaşıtlarını yakalama şansını yarattık. Bu nedenle erken teşhis iyileşmede ciddi faktör.. Ancak bugün hem çocuk doktorları hem de çocuk psikiyatrları 18 aylıktan küçük bebeklere böyle bir tanılama yapmıyor. Otizm konusunda araştırmalar yoğunlaştıkça ve yeteri kadar gözlem sonuç verisi toplandıkça ve bunun yanı sıra nörolojide elektronik beyin tarama inceleme aygıtları daha da geliştikçe, inanıyorum ki daha çocuk anne karnındayken bile genetik nedenli otizm teşhis edilebilecektir.
Çocuk Gelişim Uzmanı
Şenay Yılmaz
Otizm hakkında…
- Otizm nedir?
- Otizm belirtileri nelerdir?
- Otizm çeşitleri nelerdir?
- Otizmli çocukların özellikleri
- Otizm neden olur?
- Otizm tedavi sürecinde hangi yollar izlenmeli?
- Belki de otizm değil; Reaktif bağlanma bozukluğu
- Yoksa bebeğim otizmli mi?
- Yoğun otizm programı
- Örnek vaka çalışmaları ve istatistiklerimiz
Uzmana Danışın Bize Ulaşın









